EMEKLİ OLUNAN İŞYERİNDE TEKRAR İŞE BAŞLAMA

emeklilik-sonrasi-yeniden-calisma

İş Hukuku Mevzuatına göre işçinin emekli olması, işverenle arasındaki iş sözleşmesini Kıdem Tazminatına hak kazandırır şekilde sona erdiren bir durumdur. Bu durum 1475 sy İş Kanunu’nun 14/I-4. maddesinde; “Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malûllük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla” şeklinde ifade edilmiştir. Hatta aynı kanununun 5.bendine göre; emekli olmasa bile prim ödeme ve hizmet yılı şartlarını dolduran personel de sözleşmesini aynı şekilde feshedip kıdem tazminatını isteyebilir.

Yasanın tanıdığı bu hakkı kullanarak emeklilik sebebi ile iş akdini fesheden ve kıdem tazminatını alan personelin, aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi iş hayatında karşılaşılan bir durum. Çoğunlukla işçinin paraya ihtiyacı olması veya işverenin kıdem riskini sıfırlaması için işçiye bu şekilde kıdem tazminatı ödemesi yapmak sureti ile iş akdi sona erdirilir ve sonra yeniden bir iş akdi kurulur.

Bu olaydaki mesele; emeklilikten sonra kurulan ikinci iş sözleşmesinin kıdem tazminatına hak kazandırır bir şekilde sona ermesi halinde, tazminata esas sürenin nasıl hesaplanacağıdır.  1475 Sy İş Kanunu’nun 14/II maddesine göre; İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler göz önüne alınarak hesaplanır. Yargıtay kararlarına göre de; İşçinin daha önceki çalışmaları Kıdem Tazminatına hak kazandıracak bir şekilde sona erdirilmiş ise son tazminata esas sürenin tespitinde önceki çalışmaları da dikkate alınır.

İş Kanunu’nun 14/II. maddesi karşısında  Emeklilik sebebi ile sona eren ve kıdem tazminatı ödenen bir durumda işçi aynı işyerinde tekrar çalışmaya başladığında, bir sonraki kıdem tazminatına esas himzet süresinin tespitinde emeklilik öncesi dönem dikkate alınacak mıdır ?

Yargıtay 22.Hukuk Dairesi’nin29.04.2014 tarih ve 2013/9297 E ve 2014/10209 K sy kararında bu konu tartışılmıştır. Karara Konu olan olaylarda;

Davacı, işyerinde çalışma şartları esaslı olarak değiştirildiğinden, iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, prim, yol ve yemek ücreti alacakları istemiştir.

Davalı işveren vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararı davalı temyiz etmiştir.

Dosyayı inceleyen Yargıtay 22.Hukuk Dairesi;

Davacı, davalıya ait işyerine ilk kez 01.10.1982 tarihinde girmiş, Sosyal Güvenlik Kurumu’nda yaşlılık aylığı almak amacı ile iş sözleşmesini 25.06.2005 tarihinde feshetmiş ve gerçekten o tarihte Sosyal Güvenlik Kurumunca kendisine yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Tüm dosya içeriği ile davalı tarafından ibraz edilen 07.12.2005, 28.09.2005 ve 21.09.2005 tarihli üç adet banka dekontu, tazminat hesaplama tablosu, 2005 yılı muavin defter dökümü, muhtasar beyannamesi, vergi tahakkuk fişi, 2005 yılı cari hesap hareket dökümü, davacı lehine düzenlenen senetler, yevmiye fiş dökümleri ve 02.02.2012 tarihli ek bilirkişi raporunda hesaplanan kıdem tazminatı miktarı dikkate alındığında, davacıya emekliliği sebebiyle hak ettiği kıdem tazminatının işveren tarafından ödendiği anlaşılmıştır.

Davacı, emekli olduktan sonra aynı işyerine 02.12.2005 tarihinde tekrar giriş yapmış ve 11.09.2009 tarihine kadar çalıştıktan sonra, iş sözleşmesini, iş şartlarında yapılan aleyhe değişiklik üzerine haklı olarak feshetmiştir. Bu durumda davacı, ancak emekli olduktan sonraki çalışma süresi için kıdem tazminatı isteyebilir. Bu durumda, davacının 25.06.2005 tarihinde emekli olması ve kıdem tazminatının ödenmesi sebebiyle anılan tarihten önceki hizmetleri tasfiye olduğundan, sadece emekli olduktan sonraki çalışma süresi için, ikinci kez çalışmaya başladığı 02.12.2005 tarihi hizmet süresi başlangıcı kabul edilerek kıdem tazminatı hesap edilmesi gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, kıdem tazminatı ödenen emeklilikten önceki çalışma süresinin yeniden kıdem tazminatı hesabına dahil edilerek, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

gerekçesi ile kararı bozmuştur.

 

——————————————————————————————————————————————————————————————–

NETİCE

1- Emeklilik hakkı kazanan işçi sözleşmesini feshedebilir ve kıdem tazminatının ödenmesini isteyebilir

2- Emeklilik sebebi ile iş akdini fesheden personelin, yeniden işe alınması halinde önceki çalışmaları yeni kıdem tazminatının hesabında dikkate alınmaz.

           

            Av. Eren Evren

             Okyay | Evren 

Avukatlık & Arabuluculuk Ofisi

 

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir