İşçinin Sağlık Sorunlarını Gerekçe Gösterip İşi Aksatması

4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/1. maddesinde, işçinin sağlık nedenleri ile haklı fesih sebepleri düzenlenmiştir. Buna göre, süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

Sağlık sebepleri;

a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa,

b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.

İşçinin, maddede düzenlenen hakkını kullanabilmesi için gereken şartlar oluşmuşsa iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilecektir. Fakat sağlık sebepleriyle feshin haklı görülebilmesi için rahatsızlığın tam teşekküllü devlet hastaneleri ve üniversite hastanelerinden alınan raporla tespit edilmesi gerekir.

Peki işçinin sağlığını tehdit eden bir işte çalıştığını varsayalım. İşveren, durumun önemini kavrayıp işçisinin sağlığını tehlikeye düşürmeyecek uygun iş vermiş olsun. Fakat buna rağmen işçi hala sağlık sorunlarını gerekçe göstererek çalışmaktan kaçındığında ne olacaktır? İşçinin bu gerekçe ile çalışmaktan imtina etme hakkı olacak mıdır, yoksa işverene geçerli fesih imkanı doğacak mıdır? Sorumuzun cevabı için Yargıtay 9 Hukuk Dairesi’nin 2015/9861 E. 2015/17753 K. ve 14/05/2015 tarihli kararını inceleyelim;

Karara konu olan olaylarda;

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı ve geçerli bir neden olmadan feshedildiğini iddia ederek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, davacının izinsiz ve mazeret göstermeksizin devamsızlıklar yaptığını, amiri tarafından görevlendirildiği işi yapmayarak görevlendirmeye karşı geldiğini, savunma olarak İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesinden aldığı raporu sunduğunu, daha sonra bu rapora uygun olarak çalıştırıldığını, ancak söz konusu davranışları devam edince işyeri hekimi tarafından Sakarya Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesine sevki yapıldığını, hastane raporunda işine engel olacak bir sağlık sorununun bulunmadığının beyan edildiğini, şirket yetkililerinin istemiş olduğu savunmaya “Benden böyle bir savunma isteme hakkınız yok” diye cevap verdiğini, fesih bildirimde iş sözleşmesinin neden feshedildiğinin detaylı bir şekilde anlatıldığını ve feshin haklı nedene dayandığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, davacının sağlık sorunları olduğu, sağlık sorunları nedeni ile hastaneye gitmesi gerektiğinde işyerinden izin aldığı, dolayısıyla geçerli ve yasal sağlık sebebi ile izin alarak işyerinden ayrılmasının devamsızlık olarak yada işyeri disiplin ve düzenini bozmak olarak kabul edilemeyeceği, çocuğunun rahatsızlığını işyerine bildirip usta başından onay almasına rağmen bir üst amirin izin vermeyeceğini söylemesinin davalı şirketin kendi iç işleyişi ile ortaya çıkan bir durum olup, davacının bu işlemde yasaya aykırı kusurlu bir davranışının olmadığı gerekçesi ile işverence yapılan feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesi ile boşta geçen süreye dair en çok dört aylık ücret ve diğer hakları ile 4 aylık brüt ücret tutarında işe başlatmama tazminatına karar verilmiştir.

Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

yargitay-katipYargıtay 9.Hukuk Dairesi; 

Somut uyuşmazlıkta, davacı, matkap operatörü olarak çalışmıştır. Davacının iş sözleşmesi, bir çok kere izin almadan ve geçerli bir mazeret sunmadan ve bildirimde bulunmadan devamsızlık yapması, yapmakla ödevli olduğu görevleri hatırlatıldığı halde yapmaması ve kabul etmiş olmasına rağmen fazla çalışma gününde mazeret bildirmeden işyerine gelmemesi nedeni ile 4857 Sayılı Kanun’un 25/II maddesi uyarınca haklı olarak feshedilmiştir.

Mahkemece her ne kadar davacının sağlık sorunları olduğu, sağlık sorunları nedeni ile hastaneye gitmesi gerektiğinde işyerinden izin aldığı, fazla çalışmaya çocuğunun rahatsızlığı nedeni ile gelmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmişse de davalı işverenin daha önceden davacının rahatsızlığını dikkate alarak uygun işlerde çalıştırılmasını sağlamasına rağmen halen sağlık sorunlarını bahane etmesi, Sakarya Üniversitesi Hastanesinden en son alınan sağlık raporunda işe engel bir durumun bulunmadığının bildirilmesi, davacının fazla mesaiye gelmeme mazereti olan çocuğunun rahatsızlığı ile ilgili işverence belge istendiğinde “Belgelendirme talebi yasal değil” diyerek savunma yapması şeklindeki davranışlarının haklı fesih ağırlığında olmamakla birlikte işyerinde olumsuzluklara yol açtığı, davalının davacıyla çalışma ilişkisini devam ettirmesinin beklenemeyeceği, feshin bu sebeple geçerli nitelik taşıdığı anlaşılmakla davanın reddi yerine kabulü hatalıdır.

SONUÇ

İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması, işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa veya işçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa işçi, iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir.

Ancak alınan sağlık raporunda işçinin işe engel bir durumunun bulunmadığı ve işverence daha uygun bir iş verildiği varsayımında, işçinin sağlığını gerekçe göstererek fazla mesaiye gelmemesi, haklı fesih ağırlığında olmamakla birlikte işyerinde olumsuzluklara yol açtığından ve çalışma ilişkisini devam ettirmesinin beklenemeyeceğinden işverene, geçerli fesih hakkı doğmaktadır.

      Av. Gözde Gökçe

        Okyay | Evren 

 Avukatlık & Arabuluculuk Ofisi

     www.okyayevren.av.tr

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir