Haksız Ödenen İşsizlik Sigortasının İadesi ve Görevli Mahkeme

issizlik-sigortasi-iade

issizlik-sigortasi-iade

 

İşsizlik sigortası; bir işyerinde çalışırken, çalışma istek, yetenek, sağlık ve yeterliliğinde olmasına rağmen, kendi istek ve kusuru dışında işini kaybedenlere, uğradıkları gelir kayıplarını kısmen de olsa karşılayarak kendilerinin ve aile fertlerinin zor duruma düşmelerini önleyen, sigortacılık tekniği ile faaliyet gösteren, devlet tarafından kurulan zorunlu bir sigorta koludur.

İş Kanunu, Basın İş Kanunu ve Deniz İş Kanunu kapsamında bulunan çalışanların işsizlik ödeneğine hak kazanabilmeleri için;

İşçinin işten çıkmasında kendisinin irade ve tasarrufu olmamalı veya işçinin haklı nedenle derhal fesih koşulları sağlanarak işten çıkmış olmalıdır. Yani istifa eden bir işçi işsizlik ödeneği alamaz.

– İşçi adına son 3 yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi ödenmiş olması gerekir. İşsizlik sigortası sosyal sigorta bildirimi ile beraber ilgili Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’ne yapılmaktadır.

İşçinin işten ayrılmadan önceki son 120 gün sürekli çalışmış olması gerekir. Ancak işçinin iş sözleşmesinin devam etmesi şartıyla, hastalık, ücretsiz izin, disiplin cezası, gözaltına alınma, ekonomik kriz, doğal afetler nedeniyle işyerinde faaliyetin durdurulması veya işe ara verilmesi halleri vb prim yatırılmamış olsa bile, son 120 günün hesabında kesinti sayılmaz.

Bu 3 şartı yerine getirerek işten ayrılan sigortalı işsizin, işsizlik ödeneğinden yararlanabilmesi için işten ayrılma bildirgesi ile birlikte iş sözleşmesinin feshedildiği tarihi izleyen günden itibaren 30 gün içinde İş-Kur’a doğrudan veya elektronik ortamda başvurması gerekmektedir.

Son 3 yıldaki toplam ödenen işsizlik sigortası primine göre işsizlik ödeneği verilir ve bununla ilgili ödeme takvimi oluşturulur. Buna göre; 600 gün çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olanlar 6 ay, 900 gün çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olanlar 8 ay, 1080 gün çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olanlar 10 ay, süreyle işsizlik ödeneği ödenir. Ödenek ise sigortalının son 4 aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının % 40’ıdır.

İşsizlik ödeneği almakta iken bazı hallerin varlığı halinde bu ödenek kesilebilmektedir. Örneğin işsizlik ödeneği aldığı dönemde kayıt dışı olarak çalışanlar, emeklilik gerekçesiyle yaşlılık aylığı almaya başlayanlar, meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimini haklı bir neden göstermeden reddeden veya devam etmeyenler vb. Peki, ödeneğin kesilmesini gerektirecek bir halin varlığına rağmen ödenmeye devam eden işsizlik gelirinin iadesi mümkün müdür? Mümkün ise gerekli işlemler için, hangi mahkeme görevli olacaktır?

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, 29.05.2014 tarihli ve 2014/3333 E. 2014/11688 K. sayılı kararında bu konuyu incelemiştir;

Dava, Türkiye İş Kurumu tarafından işçiye karşı açılan işsizlik ödeneğinin iadesi amacıyla yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.

Mahkemece istem yanlış yorumlanarak idari para cezasına itirazın iptali olduğundan bahisle genel hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiştir.

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’ne göre;

4857 sayılı İş Kanununun 1.maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4.maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma koşullarına bakılmaksızın bu kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1.maddesine göre ise, iş mahkemelerinin görevi “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi”dir.

Davacı Türkiye İş Kurumu, davalı ise işçidir. İstem de, kurumca ödenen işsizlik ödeneğinin iadesi için girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup uyuşmazlığın çözümünde iş mahkemesi görevlidir.

Anılan yön gözetilmeksizin işin esasının incelenmesi yerine görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ

İşsizlik ödeneği, kanunda sayılı şartları gerçekleştiren sigortalı işçilere, belirli koşullar altında ödenen bir gelirdir. İşsizlik ödeneği almakta iken bazı hallerin varlığı halinde bu ödenek kesilebilmektedir. İŞKUR tarafından, ödeneğin kesilmesine rağmen yapılan haksız ödemelerin iadesi için, işçi aleyhine icra takibi başlatılabilmektedir. Bu icra takibine karşı itirazın iptali davalarında görevli mahkeme ise iş mahkemeleridir.

 

Stj. Av. Gözde Gökçe

           Okyay | Evren 

Avukatlık & Arabuluculuk Ofisi

 

Not: Bu yazı Av. Eren Evren tarafından incelenerek yayına uygun  bulunmuştur. 

 

 

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir