Sözleşmede Yazılı İş ile Fiilen Yapılan İşin Farklı Olması

sekreter-temizlik-isine-verilir-mi

sekreter-temizlik-isine-verilir-mi

Geçen hafta ulusal medyada çıkan bir haber ilgimi çekti. Habere göre; Bartın’ın Ulus İlçesi’nde 15 yıl CHP’li belediye başkanının sekreterliğini yapan Nurşen Bostancı, 30 Mart’ta seçilen AK Partili Hasan Hüseyin Uzun tarafından temizlik işlerinde görevlendirildi.

Parti değişikliği sebebi ile yıllarca başkan sekreterliği yapan personelin, işine son verip tazminat ödememek için personeli temizlik hizmetlerine vermişlerdi

 

hasan-huseyin-uzun-bartin-baskan

Belediye binasında temizlik işlerine bakan ve çay ocağında çalışan belediye çalışanı İnanç Kuru’yu Nurşen Bostancı’nın yerine sekreter olarak görevlendiren Belediye Başkanı ise “Nurşen Bostancı kardeşimiz 15 yıl sekreterlik görevi yapmış, ancak kadrosu temizlik işçisi olduğu için onu temizlik işlerine verdik.” şeklinde kendisini savunmuştu.

Peki işverenin sekreterlik yapan bir personeli temizlik işlerine verme  imkanı var mıdır ? İşveren İşçinin çalıştığı görev yerini canı istediğinde değiştirebilir mi ? Sözleşmesinde yazılı işi uzun süredir yapmayan bir işçi sözleşmesinde yazıılı işi yapması zorlanabilir mi ?

İşçinin çalıştığı departmanın değiştirilmesi, yaptığı görevin değiştirilmesi, işçinin çalıştığı işyerinin değiştirilmesi, işçiye daha az maaş verilmesi, tam gün esaslı çalışmadan vardiyalı çalışmaya geçilmesi, part time çalışmaya geçilmesi gibi örnekler işçinin çalışma koşullarının esaslı olarak değiştirilmesi olarak kabul edilir.

İşveren; iş sözleşmesinde yazılı olan veya işyerindeki uygulamalar ile uygulanagelmiş çalışma şartlarını esaslı olarak değiştirmek istiyorsa İş Kanunun 22.maddesinde yazılı olan yöntemlere riayet etmesi gerekir.  Buna göre; işçiye yazılı olarak tebligat yapılmalı ve işçiden 6 gün içinde değişikliğin kabul edildiğine dair bir onay alınmalıdır.

Bazı zamanlarda işçinin işe girerken imzaladığı sözleşmede yazılı şartlar ile çalışma süresi içerisinde uygulanan şartlar farkılılık gösterebilir. Örneğin işyerine üretim departmanında gece çalışması için giren bir işçi daha sonra tam gün çalışma sistemi ile büro kadrosuna alınmış ve uzun süre bu işte çalışmış olabilir, ya da temizlik işçisi olarak alınan personel çay ocağına verilip servis hizmeti veriyor ve temizlik yapmıyor olabilir.

Bu durumlarda işçinin sırf sözleşmesinde yazılı olduğu için çalıştığı işi değiştirip sözleşmesinde yazılı işe vermek mümkün mü ?

Yargıtay 22.Hukuk Dairesi’nin 18.03.2014 tarih ve 2014/153 E ve 2014/6458 K sy kararında bu konu tartışılmış. Karara konu olan olaylarda;

Davacı, asıl işveren olan davalı Karayolları Genel Müdürlüğüne ait işyerinde değişen alt işverenlere bağlı olarak Ocak 2004-12.01.2012 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin başlangıcından itibaren işyerinde büro elemanı olarak çalıştırılmasına rağmen 12.01.2012 tarihinde temizlik işinde görevlendirildiğini, çalışma koşullarında esaslı nitelikte değişiklik içeren bu görevlendirmeyi kabul etmeyerek iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-f bendi gereğince haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücret alacağının tahsilini alacakları istemiştir.

Davalı O… A.Ş. vekili, davacının müvekkil şirkette çalışmaya başladığı tarih olan 05.01.2011 tarihinden önceki çalışma süresinden sorumlu tutulamayacaklarını, davacı ile müvekkili arasında imzalanan iş sözleşmelerinde davacının yapacağı işin açıkça temizlik işi olduğunun belirtildiğini, davacının sözleşmede asli işi olarak belirlenen temizlik işinde görevlendirilmesinin çalışma koşullarında esaslı değişiklik olarak kabul edilmeyeceğini ve feshin haklı nedene dayanmadığını savunmuştur.

buro-elemani

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle kıdem tazminatı isteminin reddine yıllık izin ücret alacağı talebi yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararı davacı ve davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekilleri temyiz etmiştir.

Dosyayı inceleyen Yargıtay 22.Hukuk Dairesi;

Somut olayda; her ne kadar taraflar arasındaki iş sözleşmesi ve görev tanımında davacının temizlik işçisi belirtilmiş ise de; davacı işçinin asıl işverene ait işyerinde çalışma süresinin başlangıcından itibaren büro elemanı olarak çalıştırıldığı tanık beyanları ile sabittir.

Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü ile değişen alt işverenler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmelerinde, sözleşme konusunun hizmet binalarının genel temizliği ile birimler arası evrak ve demirbaş taşıma hizmet alımı işi olarak belirtilmiş olması nedeni ile alt işveren işçisi olarak işe alınan işçilerin iş sözleşmelerinde görevlerinin temizlik işçisi olarak tanımlandığı, ancak fiili olarak temizlik işlerinde çalıştırılmadıkları anlaşılmaktadır.

Toplu ya da bireysel iş sözleşmesi, personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ile işyeri uygulamasından doğan işçi ve işveren ilişkilerinin bütünü, çalışma koşulları olarak değerlendirilmelidir. Kanunda mutlak emredici herhangi bir hüküm bulunmaması şartıyla, çalışma koşullarını belirleyen kaynaklar arasında çatışma olması durumunda, işçinin yararına olan düzenleme ya da uygulamanın, çalışma koşulunu oluşturduğu kabul edilmelidir.

Bu durumda somut uyuşmazlık açısından, taraflar arasındaki iş sözleşmesinde belirlenmiş olan çalışma şartı ile işyerindeki fiili uygulamadan kaynaklanan çalışma koşulları arasında çatışma bulunduğundan ve fiili uygulama ile oluşan çalışma koşullarının işçinin yararına olduğu anlaşıldığından, fiili uygulama ile belirlenen görevin geçerli olduğu kabul edilmelidir.

İşyerinde, büro görevlisi olarak çalışan davacı işçinin temizlik işinde görevlendirilmesi üzerine, çalışma koşullarında esaslı nitelikte değişiklik yapıldığı gerekçesi ile gerçekleştirdiği feshin haklı nedene dayandığı sabittir. Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, kıdem tazminatı istemi yönünden davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir gerekçeleri ile Yerel Mahkemenin kararını bozmuştur.

SONUÇ

1- İşçinin çalışma şartlarını ağırlaştırabilmek veya değiştirmek için işçinin yazılı rızası şarttır.

2- İşçinin çalıştığı iş, sözleşmesinde yazılı işten farklı ise işçinin lehine olan durum uygulanır. İşçi sözleşmesinde yazılı işi uzun süredir yapmıyorsa bu işi yapmaya zorlanamaz.

            Av. Eren Evren

             Okyay | Evren 

Avukatlık & Arabuluculuk Ofisi

1 yorum

  1. 2019 mart ayı başında yaptığımız iş görüşmesi neticesinde; açılış oteli olmasından dolayı; daha sonra idari kadroya geçmem ve şartların iyileştirilmesi kaydıyla geçici olarak Depo sorumlusu olarak işe başladım ve sgk girişim de depo personeli olarak yapıldı. Nihayetinde 2 hafta sonra idari kadroda yer alan Maliyet Sorumlusu görevi tarafıma sözlü olarak iletildi fakat bir depo personeli alınana kadar iki departmanda da işleyişi sürdürmemi istediler üstelik başladığım şartlarda bir değişiklik yapılmadan (2019 asgari ücreti 2020TL veriliyor:)). ben şartların iyileştirilimesi ile ilgili hatırlatmayı ve yazılı sözleşme yenileme talebini yaptığımda yoğunluk öne sürülerek ötelendi. bu sırada depo ile ilgili eğitim programı başlamıştı. ben bu eğitimden geçerken şirketin başka ildeki şubesinden gelen destek ekibi tarafından da sözlü olarak Maliyet Kontrolu işleyişi aktarıldı. her iki pozisyondaki görevimi devam ettirdiğim bu süreçte dönemin İK müdürü görevinden istifa etti. sonrasında yeni bir İK müdürünün gelmesi ve benim kendisiyle görüşmem 1,5 ayı buldu (hem işleyişin aksak yürümesi hem de açılış süreci yoğunlundan).
    yeni gelen İK müdürüne durumu aktardığımda; kendimi mağdur ettiğimi hakkımı aramadığımı ileri sürdü fakat devam eden süreçte kendisi de bu durumu iyileştirilmek adına bir sonuca ulaşamadı (burada yatırımcı fonksiyonu var; hiç birşeyi olması gerektiği gibi kabul etmeyen, kurumsal işleyişe aykırı bir insan). bu arada açılış oteli hengamesi, eksik personel ve benim iki pozisyonun işleyişini aynı anda sürdürmeye çalışmam fazla mesai yapmama sebep oluyor; ve bununla ilgili de sözlü olarak ilettiklerim de havada kalıyor, Mart ayından haziran ayına kadar giriş çıkış çizelgesi olmadığı için Giden ilk Genel Müdürün insafı dışında elimde kanıt da yok. fakat Temmuz ayından şuana kadar giriş çıkış çizlgelerimle kanıtı sabittir yaptığım fazla mesailerin.
    çalışma süremin 3. ayı bittiğinde dönemin Genel Müdürü, yeni gelen İK müdürü ve muhasebe Departmanı mesai arkadaşım ile birlikte konu ile ilgili toplantı yaptık. (konunun tüm sürecine hakim olmalarına rağmen) olan biteni anlattık ve çözüm bekledik. genel müdür uzunca ve güven verici bir açıklama yaptıktan sonra Kasım-Aralık ayına kadar sorunların hallolacağını depo personelinin alınacağını ve şartların düzeltileceği sözünü verdi. Gel gelelim Kasım ayı gelmeden Genel Müdür istifa edip gidince her şey havada kaldı. Yeni gelen Genel Müdüre de süreç hakkında hem tarafımdan hem İK müdürü tarafından aktarımlar yapıldı kendisi de sağ olsun konu ile ilgilendi, hem Yatırımcı kanadına hem de İşletmeci kanadına gerekli bilgilendirme ve uyarıları yaptı fakat gelen bu yeni Genel Müdür de 1,5 ay sonra istifa edip gidince herşey askıda kalmaya devam etti. Şu anki süreçte diğer illerdeki şubelerden gelen vekil müdürler ile ilerliyoruz. Nihayetinde ben bu yazımda bahsettiğim durumlardan dolayı Gerekçeli İstifa Dilekçemi 16 Aralık tarihinde İK departmanına sundum. Vekil müdür ile gerekçeli İstifa dilekçem üzerinden görüşmeler ve müzakereler yaptık; Yatırımcının bahşettiği teklif, bir Depo personelinin alınacağı ve ücretimin de 2020 asgari ücret üzerinden işleyeceği, ilerki zamanda uygun görürlerse %10’luk bir zam yapılacağı. Nitekim ben yapılan bu teklifi kabul etmedim ve istifa sürecimin işlemesini talep ettim ve noktaladım. son olarak İK müdürü istifa süreci ile ilgili İhbar süresi ve süre içerisindeki haklarımı aktardı bana fakat 4 haftalık ihbar süremin içerisinde günlük 2 saat iş arama hakkımın olduğunu ve bunu toplu kullanmam durumunda 3 güne tekabül ettiğini aktardı. Ben itiraz ettim ve 6 gün olarak düzeltildi. şu an ise biriken fazla mesai izinlerim ile ilgili genel müdürün imzası olmadığı için yatırımcı tarafından kabul edilmeye bileceği bildiriliyor, hatta bunlarla ilgili benden verdiği şablon üzerinde fazla mesai saatlerimi işlememi istiyor fakat formları her doldurup götürdüğümde bir şeyleri bahane edip geri çeviriyor (bu arada mevzuat kurallarına göre hesaplanan, yaptığım 1 Temmuz – 30 Kasım arası fazla mesailerim’in karşılığı 19 iş günü). Bu gün tekrar 5. defa düzenleyip vereceğim ve nihayetinde kabul edip Yatırımcıya iletecek bu durumda yatırımcı kabul etmezse ve ayrıca çalışma sürecimi göz önünde bulundurarak neler yapabileceğim konusunda yardımcı olmanızı bekliyorum.
    Saygılarımla

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir