Sağlık Sebebi ile Fesih Halinde İşçinin Savunması Alınması Gerekli mi ?

Sağlık Sebebi ile Fesih Halinde İşçinin Savunması Alınması Gerekli mi ? 

İş Kanunu’nun 25/1. maddesine göre;

a) İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa “yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda”, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi.

b) İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda.

Süresi belirli olsun veya olmasın işveren iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir.

Maddenin devamına göre; (a) alt bendinde sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17 nci maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar.

Görüldüğü üzere İş Kanunu’na göre işçinin sözleşmesini sağlık sebepleri ile feshedebilmek için ya yasanın a veya b bentlerinde spesifik olarak tanımlanmış durumun meydana gelmesi ya da işçinin almış olduğu sağlık raporu süresinin ihbar süresini 6 hafta aşması gerekir.

Yine de iş sözleşmesinin sağlık sebepleri ile feshinden önce yazılı savunmasının alınması gerekir mi ? İşçiye neden bu kadar çok hasta olduğu, neden tehlikeli hastalığa tutulduğu veya neden derbeder yaşadığı sorulmalı mı ?

Yargıtay 9.Hukuk Dairesi’nin 24.05.2017 tarih ve 2016/13617 E ve 2017/8796 K sy kararında bu husus tartışılmıştır. Karara konu olan olaylarda;

Davacı vekili, davacının davalı şirkette 02/10/2013 tarihinde işe başladığını, 16/10/2014 tarihinde iş akdinin davalı tarafından feshedildiğini, davacının sendikalı olması sebebiyle iş akdinin mesnetsiz bir fesih sebebine dayanarak sonlandırıldığını iddia ederek iş akdinin feshinin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, davacının 21/10/2013 tarihinden itibaren iş akdinin feshine kadar geçen süre içerisinde aralıklı olarak toplam 195 gün rapor aldığını, davacının sağlık sebepleriyle şirkette çalışmasının gerçekleştiremediği ve taraflar arasındaki iş ilişkisinin sürdürülemeyeceğini açıkça gösterdiğinden davacının iş akdinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davacının iş akdinin kesintisiz devamsızlığının bildirim süresinin 6 hafta aşmasından dolayı iş kanunu 25/1b-a maddesi gereğince davalı işveren tarafından feshedildiği, davacının iş akdinin feshedilmesinin davalı işverenin haklı ve geçerli bir sebebe dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı davacı vekili yasal süresi içinde temyiz etmiştir.

yargitay

Dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’ne göre;

4857 İş Kanunu’nun 19’uncu maddesine göre: “Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışına veya verimi ile ilgili sebeplerle feshedilemez. Ancak, işverenin 25’inci maddenin ( II ) numaralı bendi şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır”.

Bu hükümle, işçinin savunmasının alınması, işçinin davranışı veya verimi ile ilgili sebeplerle iş sözleşmesinin feshi için bir şart olarak öngörülmüş ve salt işçinin savunmasının alınmamasının tek başına, süreli feshin geçersizliği sonucunu doğuracağı ifade edilmiştir.

Madde açıkça sadece işverenin 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25/II numaralı bendinde sayılan haklı sebeplerle fesihte savunma alınmayacağını düzenlemiş, 25. maddenin diğer bentlerini dışında tutmamıştır.

İşçinin sağlık nedeni ile iş görme edimini yerine getirmemesi, verimi ile ilgili olduğundan 19. madde uyarınca savunmasının alınması gerekir.

Dosya içeriğine göre davacı işçinin iş sözleşmesinin sağlık sebepleri ile feshedilmesine karşın, fesih öncesinde savunmasının alınmamış olması feshin geçersizliği sonucunu doğurmaktadır.

SONUÇ

1- İş Kanunu’nun 24/1.maddesinde yazılı şartların oluşması halinde işçinin iş sözleşmesi sağlık sebepleri ile bildirimsiz bir şekilde feshedilebilir.

2- Ancak sağlık sebebi ile fesih halinde yine de işçinin savunmasının alınması gerekir.

YAZARIN NOTU

İşçinin sağlık sebebi ile iş akdini fesih halinde savunma istenmesi gerekeceği yönündeki Yargıtay görüşüne katılmak mümkün değildir.

Çünkü sağlık sebepleri işçi açısından bir kusur olmayıp (25/1-a bendinde sayılanlar hariç) istemi dışında meydana gelen bir durumdur.

Zaten rapor aldığı için uzun süre işyerine gelemeyen işçiye işveren tarafından savunma istenmesi yükümlülüğünün getirilmesi hem hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi hem de işçi ve işverene gereksiz bir yük getirmektedir.

Esasında sağlığını düzeltmeye çalışan işçiden ne gibi bir savunma istenecektir ? İşçi canı ile uğraşırken bir de bu savunmaya cevap mı vermek zorunda kalacaktır ?

Bu sebeple her ne kadar Yargıtay uygulamasına göre sağlık sebebi ile fesih halinde savunma alınması gerekli olsa da, bu ters kararın düzeltilmesini umuyorum.

Av. Eren Evren

        Okyay | Evren 

Avukatlık & Arabuluculuk 

   www.okyayevren.com

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir