Özel İstihdam Bürolarının İşçi Alacaklarından Sorumluluğu

Özel İstihdam Büroları, Türkiye İş Kurumundan yetki almak şartı ile iş arayanlar ile işçi arayan işverenleri bir araya getiren, iş sözleşmelerinin kurulmasına aracılık eden özel kişi ya da özel kuruluşlardır.

Özel İstihdam Bürolarının kanuni dayanağını İş Kanununun 90. maddesi “İş arayanların elverişli oldukları işlere yerleştirilmeleri ve çeşitli işler için uygun işçiler bulunmasına aracılık görevi, Türkiye İş Kurumu ve bu hususta izin verilen özel istihdam bürolarınca yerine getirilir.” hükmünden almaktadır.

Peki Özel İstihdam Büroları aracılığıyla kurulan bir iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda, Özel İstihdam Bürosunun işçinin alacaklarından ya da işe iade davasının sonuçlarından sorumluluğu var mıdır? İşverenler, Özel İstihdam Büroları ile yaptıkları aracılık sözleşmelerine özel bir hüküm koyarak; Özel İstihdam Bürolarının sorumluluğu yoluna gidebilirler mi?

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’ nin 2016/27626 E. 2016/22233 K. Sayılı ve 1.12.2016 tarihli kararına konu olayda bu sorumuz cevap bulmuştur.

Karara konu olayda;

“Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında davalıların İstanbul’ daki iş yerinde çalışmak üzere 2013 tarihinde süreli hizmet sözleşmesinin yapıldığını, müvekkilinin iş yerinde kalıp ustası olarak çalışırken iş akdinin işveren tarafından haklı neden olmadan feshedildiğini beyanla müvekkilinin çalıştığı sürelere dair ücret alacağı ile sözleşmenin feshinden kaynaklanan bakiye ücret alacaklarının tespitini istemiştir.

Davalılar vekili, müvekkili şirketin ÇSGB ‘dan alınan lisansla faaliyet gösteren özel istihdam bürosu olduğunu, müvekkili şirket ile A şirketi arasında Türk işçi bulmakta aracılık etmek hususunda yapılmış bir sözleşme bulunduğunu, bu sözleşme uyarınca A şirketi adına davacı ile sözleşme yapıldığını, husumetin A şirkete yöneltilmesi gerektiğini, sözleşmeyi müvekkilinin şirket yetkilisi olarak sadece A şirketini temsilen imzaladığını, beyanla davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davalılar ile davacı arasında bir iş sözleşmesi ilişkisi bulunmadığı, bu sebeple davaya konu alacaklar yönünden davalıya husumet yöneltilemeyeceği kabulü ile davanın reddine karar verilmiştir.

Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.”

yargitay

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi ise gerekçesinde şöyle demiştir:

“Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davaya konu alacaklardan davalı özel istihdam bürosunun sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

Dosya kapsamından, davalı şirketin özel istihdam bürosu belgesi olduğu anlaşılmaktadır. İşçi bulmaya aracılık hizmeti veren özel istihdam bürolarının kanuni dayanağı 4857 Sayılı Kanun 90. maddesi 19.03.2013 tarih ve 28592 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Özel İstihdam Büroları Yönetmeliğidir. Kanun ve Yönetmeliğe göre, özel istihdam büroları, yurt içi ve yurt dışında iş ve işçi bulmaya aracılık faaliyeti ile bu faaliyete yönelik işgücü piyasası, istihdam ve insan kaynakları hizmetlerinde bulunmakla görevlidir.

Somut olayda, dava dışı A şirketi işyerinde çalışan davacının, davalı şirket ve dava dışı A şirketi arasında yapılan sözleşme kapsamında, Global İstihdam Eğitim VE Danışmanlık Şirketi tarafından aracılık faaliyeti neticesinde temin edildiği anlaşılmaktadır. İş akdini A firmasının sözleşme imzalamaya vekil tayin ettiği Global İstihdam Eğitim Ve Danışmanlık temsilcisi tarafından imzalandığı, söz konusu sözleşmenin maddesinde “İşveren ile işçi arasında ister iş sözleşmesinden ister bu sözleşmede belirtilmeyen iş ilişkilerinden doğan ihtilaflarda işveren ile birlikte işveren vekili de sorumludur.” hükmüne yer verilmiştir. Taraflarca imzalanan sözleşme hükmüne göre davaya konu alacaklardan davalı Global İstihdam Eğitim Ve Danışmanlık Şirketi sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.


 Sonuç olarak;

  • Özel İstihdam Bürolarının aracılık faaliyetleri neticesinde işçi ve işverenler arasında iş sözleşmeleri kurulması mümkündür. 
  • Özel İstihdam Bürolarının kural olarak ödenmeyen işçilik alacaklarından bir sorumlulukları yoktur.
  • Ancak işveren ile Özel İstihdam Bürosu arasındaki sözleşmeye, Özel İstihdam Bürosuna sorumluluk yükleyen özel bir hüküm konmuş ise işveren ve Özel İstihdam Bürosu ödenmeyen işçilik alacaklarından birlikte sorumludur. 
  • Bununla birlikte Özel İstihdam Bürosu ile işveren arasındaki ilişki bir şekilde muvazaaya dayalı ise de Özel İstihdam Büroları sorumluluktan kaçamayacak, işveren ile birlikte sorumlu olacaktır.

Av. Tuba Babaoğlu

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir