İşçinin İşverene Zarar Vermesi Halinde İş Akdinin Feshi

iscinin-isverene-zarar-vermesi

iscinin-isverene-zarar-vermesi

İşçisi tarafından zarara uğratılan işveren, zararın işçinin 30 günlük tutarını aşması halinde haklı sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkına sahiptir.

Bu hak işverene İş Kanununun 25. maddesinin II. Fıkrasının (ı) bendi ile verilmiştir. Hüküm gereğince “işçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması” halinde işveren, iş sözleşmesini haklı olarak feshedebilir.

İşverenin zarara uğratıldığı gerekçesi ile sözleşmeyi feshedebilmesi için bazı şartların gerçekleşmesi gereklidir.

  • Öncelikle meydana gelen zarar işçinin kusurlu davranışı neticesinde gerçekleşmelidir. Kusurlu davranışın kasten veya ihmalen olmasının bir önemi yoktur.

  • İkincil olarak meydana gelen zararın, işçinin otuz günlük ücreti tutarı ile karşılanamayacak derecede olması gereklidir. İşçinin ücretinden anlaşılması gereken ise brüt ücrettir.

  • İşvereni zarara uğratan işçinin iş sözleşmesinin feshi, İş Kanununun 25. Maddesi hükmü gereğince de olayın öğrenildiği tarihten itibaren 6 iş günü içerisinde ve her halde olayın gerçekleşmesinden itibaren de 1 yıl içerisinde yapılmalıdır.

İşçinin kusurlu davranışı ile zarara uğrayan işverenin fesih hakkı, Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 23.11.2015 tarih 2015/29787 E. 2015/31096 K. nolu kararında incelenmiştir. Karar şöyledir;

“Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin 01.12.2012 tarihinden iş akdinin feshedildiği 20.02.2015 tarihine kadar davalı şirkette beton santral operatörü olarak çalışmakta iken 20.02.2015 tarihinde davalı tarafından haksız olarak iş akdinin feshedildiğini, feshin, mesai esnasında meydana gelen iş kazasında iş güvenliğini tehlikeye düşürme ve zararın müvekkili davacının 30 günlük ücreti tutarını aştığı iddiasıyla yapıldığını, meydana gelen olayda davacının kusurunun bulunmadığını beyanla, müvekkilinin işe iadesi ile tazminatlarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, iş sözleşmesinin feshine neden olan olayın 12.02.2015 tarihinde meydana geldiğini, davacı tarafından zarar verilen beton santralinin tamiratı için kesilen 12.02.2015 tarihli fatura ile verilen zararın 5.805,60 TL olduğunu ve yapılan araştırma sonucu hasarın meydana gelmesinde davacının kusuru olduğu tespit edildikten sonra İş Kanunu'nda öngörülen 6 iş günlük süre içerisinde 20.02.2015 tarihinde davacının iş akdine son verildiğini, olayın meydana gelmesinde davacının kusurlu olup, özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini beyanla haksız ve yersiz açılan davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece davalı işveren tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayandığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.

Karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

yargitay-katip

Dosyayı inceleyen Yargıtay 22.Hukuk Dairesi'ne göre; 

Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin haklı veya geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusudur.

Somut olayda, davacının iş sözleşmesinin operatör olarak kullandığı beton santraline kusuru ile zarar verdiği iddiası ile feshedilmiştir. Mahkemece davacının olayda kusuru olup olmadığı, işverene verdiği zararın miktarına göre otuz günlük brüt ücretinden fazla olup olmadığı hususlarında herhangi bir tespit yapılmadan işe iade talebinin reddine karar verilmesi hatalıdır.

Bu nedenle, davacının olayda kusurlu olup olmadığı, kusurlu ise kusur oranına düşen zarar miktarı tespit edilerek davacının otuz günlük brüt ücretinden fazla olup olmadığı bilirkişi marifetiyle tespit edildikten sonra feshin haklı sebebe dayanıp dayanmadığının mahkemece değerlendirilmesi gerekir.

Sonuç olarak;

İşverenin zarara uğratıldığı gerekçesi ile iş sözleşmesini feshedebilmesi için;

  • İşçinin kusurlu davranışı ile hareket etmesi gereklidir. Kusurlu davranışın kasten veya ihmalen yapılması durumu, yani kusur oranı, zarar miktarına oranlanacak ve tespit edilen meblağın 30 günlük brüt ücreti geçip geçmediğine bakılarak feshin haklı olup olmadığına karar verilecektir.

  • Doğan zararın işçinin 30 günlük brüt ücreti ile karşılanamayacak derecede olması gereklidir. Zarar miktarının ne olduğu, 30 günlük ücret tutarını geçip geçmediği ise bilirkişi eli ile tespit edilecektir.

  • Fesih hakkının olayın öğrenildiği tarihten itibaren 6 iş günü ve her halde olayın meydana geldiği tarihten itibaren 1 yıl içerinde kullanılması gereklidir. 

Av. Tuba Babaoğlu

Konya

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir