İş ortaklıklarına Karşı Açılacak İş Davalarında Davalı Taraf

is-ortakligi-taraf-ehliyeti

“İş ortaklıklarının taraf ehliyeti var mıdır ?

is-ortakligi-taraf-ehliyeti

Ekonomik yaşam içerisinde faaliyette bulunan modellerden birisini de iş ortaklığı olarak da nitelendirilen “joint venture”ler oluşturmaktadır. Özellikle değişik teknik aşamalardan oluşan ve bünyesinde yüksek risk unsuru taşıyan bazı entegre projelerin ifasının ileri teknoloji ve sermaye birikimini gerektirmesi, konusunda uzmanlaşmış ve belli bir teknik donanımı olan firmaların bir organizasyon çatısı altında toplanmalarını zorunlu kılmaktadır.

Hukukumuzda, Joint Venture- İş Ortaklığı sözleşmelerini bir bütün olarak ele alan özel bir düzenleme mevcut değildir. Joint Venture, Kurumlar Vergisi Kanunu’nda, “iş ortaklıkları” adı altında yer almakta ve bu kanuna tabi oldukları ifade edilmektedir. Ancak, bu sadece vergi mükellefiyeti açısındandır. Zira, Türk Hukukunda Joint Venture’lar, adi şirket sayılırlar.

Özel hukuk açısından Borçlar Kanunun 620-645 maddelerinde düzenlenerek adi ortaklık statüsünde kabul edilmektedir. Borçlar Kanunun 620/1. maddesinde yer alan düzenlemede ortaklık iki ya da daha çık kişinin emeğini ya da malını bir amaca ulaşmak için birleştirdikleri bir sözleşme türü olarak tanımlanmaktadır. Gerçekte kişi birliğinin temelinde bir adi ortaklık ilişkisi bulunur. Bu sebeple adi ortaklık ile ilgili kanun hükümleri, bütün kişi birliklerinin temel yapılarına, özellikleri gözetilerek uygulanabilen genel hükümler niteliğindedir

Peki o zaman adi ortaklık niteliğini haiz bir iş ortaklığına karşı açılacak iş davasında taraf olarak kim gösterilecektir. Adi şirketin kendisi mi ? Ortaklarından her birisi mi ya da tüm ortaklar mı ?

is-ortakligi-husumet

Yargıtay 22.Hukuk Dairesi 10.02.2015 tarih ve 2013/30756 E ve 2015/4327 K sy kararında bu konu üzerinde açıklamalar yapmıştır.

Davaya konu olaylarda; Davacı iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile izin alacaklarını istemiştir.

Davalı TEDAŞ, ihale makamı olduklarını ve kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararı davalı TEDAŞ temyiz etmiştir.

Dosyayı inceleyen 22.Hukuk Dairesi’ne göre;İş ortaklığının ayrı bir tüzel kişiliği bulunmayıp, ortaklığı oluşturan şirketler tüzel kişiliklerini koruduğundan,dava dilekçesinin ayrı ayrı iş ortaklığını oluşturan şirketlere tebliğ edilmesi ve taraf teşkilinin usulüne uygun olarak sağlanması gerekir.

Taraf teşkili usulüne uygun olarak sağlanmadan işin esasına girilmesi hatalı olup, kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.


SONUÇ

Adi Ortaklık şeklinde kurulan İş Ortaklıklarına karşı dava açılırken; ortaklığın kendisine ait bir tüzel kişiliği bulunmadığı için, ortaklığa dahil olan tüm kişi ve şirketleri de taraf olarak göstermek ve taraf teşkilini bu şekilde sağlamak gerekli olacaktır.

Av. Eren Evren

           Okyay | Evren 

Avukatlık & Arabuluculuk Ofisi

        www.okyayevren.av.tr

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir