İhbar Tazminatı ile Kötüniyet Tazminatı Ayrı Ayrı Talep Edilebilir

kotuniyet-tazmnati

KÖTÜ NİYET TAZMİNATI, İHBAR TAZMİNATI DEĞİLDİR.

kotuniyet-tazmnati

İş Güvencesi kapsamı dahilinde olan işçilerin İş Hukuku kapsamındaki haklarından bahsetmekteyiz ancak iş güvencesi kapsamında olmayan işçilerin de haksız yere işten çıkartılması halinde de İş Hukuku dahilinde hak 210-260 ve talepleri olamaz mı?

İşte bu noktada da karşımıza “kötü niyet tazminatı” talebi çıkmaktadır.
pass4lead.com
VMCE_V9
4857 sayılı İş Kanunu’nun 17. Maddesine göre Kötü niyet tazminatı düzenlenmiştir. İş güvencesi hükümlerinden yararlanmayan, belirsiz süreli sözleşmeyle çalışan işçilerin iş sözleşmesinin fesih hakkının kötüye kullanılarak sona erdirildiği durumlarda bildirim süresinin üç katı 210-060 tutarında “kötü niyet tazminatı” talep edebilecektir.
DEV-401
C2090-610
Kötü niyet tazminat davaları genelde;

  • Sendika üyeliği,
  • Sendikal  faaliyetlere katılmak,
  • Irk,
  • renk,
  • cinsiyet ayrımı,
  • Evli olma,
  • Bekar olma,
  • Gebelik, Doğum,
  • Din,
  • Siyasi görüş,
  • İşveren aleyhine şahitlik yapma,

gibi nedenlerle işveren tarafından iş akitleri feshinde kötü niyet tazminatı istenebilir.

kotuniyet-tazminati-ihbar-tazminati

Tazminat miktarının belirlenmesi de Yasa ile açıklığa kavuşturulmuş, “kötüniyet tazminatının” ihbar önellerine ait ücretin üç katı tutarında olacağı belirtilmiş ve ayrıca ihbar tazminatının da ödeneceği hüküm altına alınmıştır.

Nitekim;

Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 20/01/2014 tarihli 2013/15818 Esas Sayılı ve 2014/571 Karar Sayılı kararında da aşağıdaki şekilde yer aldığı üzere;

  • Davacı ve karşı davalı, kıdem tazminatı, kötüniyet tazminatı ve diğer işçi alacaklarının ödetilmesine, davalı ve karşı davacı ihbar tazminatı ve cezai şart alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkeme davayı kısmen kabul etmiştir.Ancak, 4857 S.K. yürürlüğünden sonra ihbar tazminatı ve kötüniyet tazminatının farklı nitelikteki alacaklar haline geldiğinden ayrı ayrı talep edilmesi gerekmektedir.
  • Kötüniyet tazminatının 1475 S.K. dönemindeki gibi ihbar tazminatına dönüşmesi mümkün değildir. Davacının ihbar tazminatı talebi olmadığı halde kötüniyet tazminatının ihbar tazminatını da içerdiği kabul edilerek ihbar tazminatına hükmedilmesi hatalıdır.
  • 4857 sayılı yasanın yürürlüğünden sonra ihbar tazminatı ve kötüniyet tazminatının farklı nitelikteki alacaklar olması ve ayrı ayrı talep edilmesinin gerekmesine, kötüniyet tazminatının 1475 sayılı yasa dönemindeki gibi ihbar tazminatına dönüşmesinin mümkün olmamasına nazaran, davacının ihbar tazminatı talebi olmadığı halde kötüniyet tazminatının ihbar tazminatını da içerdiği kabul edilerek ihbar tazminatına hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

şeklindedir.


 

SONUÇ:

  1. Kötü niyet tazminatı ihbar tazminatından tamamen bağımsız bir tazminattır.
  2. İhbar tazminatı ödenmesi kötü niyet tazminatı ödenmesi hakkını ortadan kaldırmaz.

Av. Tuğçe Zeren Baskın,

İstanbul, 10/02/2015

 

 

 

 

 

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir