İş Yargısında Bozmadan Sonra Islah

bozma-sonrasi-islah

Bozma sonrasında ıslah mümkün müdür ?

bozma-sonrasi-islah

Çok genel bir deyişle ıslah kurumu, tarafların yaptıkları usul işlemlerinde düşebilecekleri yanlışlıkları düzeltmeye, eksikleri tamamlamaya ve böylece adaletli bir karar verilebilmesini sağlamaya yönelik bir yoldur. Islah, karşı tarafın onayına ve hakimin kararına bağlı olmaksızın bir tarafın usule ilişkin yaptığı işlemleri, gerekli giderleri vermek koşuluyla yasada belirtilen süre içerisinde yöntemine uygun biçimde tamamen veya kısmen düzeltilmesini sağlayan hukuksal bir işlemdir.

Islah kurumu, hukukun temel amacı olan mutlak adaleti gerçekleştirme noktasında oldukça önem arz etmektedir. Islahın gerek usul ekonomisi yönünden ve gerekse de adil yargılanma için önemi Anayasa Mahkemesi’nin çeşitli kararlarında belirtilmiştir.

Örneğin, bir iş veya trafik kazası ile ilgili davada kusur, işgöremezlik ve hesap raporları verilmeden önce, davacı, davalıdan alabileceği tazminat tutarını bilememekte ve kestirememektedir. Bunun gibi, elinde hiçbir belge olmayan, gerçek ücretinin bordrolara ne derece yansıdığını ya da çalışma sürelerinin ne kadarının kayıtlara geçtiğini bilemeyen işçi, davalı işverenden alabileceği tazminat ve alacak tutarını, ancak yargılama sonucu öğrenebilmektedir. Yargılama sonucu ortaya çıkan miktara “tespite ilişkin bölüm” denmekte ve bu bölüm için ıslah yoluyla dava değerinin artırılması uygulamasına gidilmektedir.

-Davayı tamamen ıslah edilebilecek olan taraf, davacıdır. Tamamen ıslahta davacı, davasını baştan itibaren ıslah eder ve yeni bir dava dilekçesi verir. Davanın tüm unsurları ile birlikte ıslah hakkı sadece davacı tarafa tanınmış olup davalı tarafın bu konuya ilişkin talebi söz konusu olamayacaktır.

-Davanın kısmen ıslahı ile, davada yapılmış olan belli bir usul işlemi ıslah edilir(düzeltilir) ve bundan sonraki usul işlemlerinin yapılmamış sayılması sağlanır. Kısmen ıslah yoluna hem davacı hem davalı başvurabilmektedir. Yani davanın tamamen ıslahı halinde olduğu gibi bu hak, sadece davacı tarafa tanınmamıştır.

Peki ıslah, yargılamanın her aşamasında yapılabilecek midir? Veya Yargıtay’ın bozma kararından sonra ıslah yapılabilir mi? Islah, tahkikata tabi olan davalarda tahkikat bitinceye kadar ve tahkikata tabi olmayan davalarda ise yargılamanın bitimine kadar yapılabilecektir. Yargıtay’ın bozma kararından sonra ıslahın yapılıp yapılamayacağı konusunda,

yargitay

Yargıtay 9.Hukuk Dairesi’nin 23.01.2013 tarihli ve 2013/1607 E. 2013/2670 K. sayılı kararı mevcuttur ve bu kararda,

Davacı, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile izin ücreti, genel tatil ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarını istemiştir.

Davalı, davacının devamsızlığı nedeniyle iş sözleşmesinin kendileri tarafından haklı olarak feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesince,

-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, bozmadan sonra ıslah yapılıp yapılamayacağı noktasında toplandığı,

-Bozmadan sonra yapılan muhakeme sırasında, davacının davasını ıslah ettiği ve mahkemenin de bu ıslahı nazara alarak hüküm kurduğu,

-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 177. maddesinde belirtildiği üzere ıslah tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. Mahkemece tahkikat aşamasının tamamlanmasının ve karar verilmesinin ardından verilen bozma kararından sonraki yargılama aşamasında ıslah yapılmasının mümkün olmadığı,

-Mahkemece bu husus göz ardı edilerek bozmadan sonraki yargılama aşamasında yapılan ıslah nazara alınarak hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirdiği şeklinde tespitler yapılmıştır.

SONUÇ

Islah, karşı tarafın onamına ve hakimin kararına bağlı olmaksızın bir tarafın usule ilişkin yaptığı işlemleri, gerekli giderleri vermek koşuluyla yasada belirtilen süre içerisinde yöntemine uygun biçimde tamamen veya kısmen düzeltilmesini sağlayan hukuksal bir işlemdir ve ıslah, tahkikata tabi olan davalarda tahkikat bitinceye kadar ve tahkikata tabi olmayan davalarda ise yargılamanın bitimine kadar yapılabilir.

yazarin-notu

Yazarın Kişisel Görüşü

Islahın, soruşturma ve yargılama aşamalarında, hüküm verilinceye kadar (tahkikatın sona ermesine dek) yapılması gereklidir. Yargıtay’ın bozma kararından sonraki aşamalarında da ıslah yapılması halinde, kazanılmış hakların ihlal edilme ihtimalinin ortaya çıkmasından dolayı bozmadan sonra ıslaha gidilmemesi gereklidir. Ancak bu kuralın, bozma kararı esasa ilişkin ise geçerli olması gerektiği görüşündeyiz. Yani usule ilişkin kararların örneğin görevsizlik ve yetkisizlik sebebiyle bozulması durumunda, mahkemenin bozmadan sonra esas hakkında yapacağı inceleme sırasında bizce, ıslah yapılabilmelidir. Çünkü böyle bir durumda Yargıtay’ca esasa ilişkin verilen bir karar olmadığından, kazanılmış haklara zarar verebilecek bir durum da olamayacaktır.

Editörün Notu

Yargıtay 22.Hukuk Dairesi’nin görüşüne göre; işçilik alacakları belirli alacak sınıfına dahil edildiği için belirli alacaklar, kısmi davaya konu olamayacağından, ıslah da mümkün olmayacaktır. 22.Hukuk Dairesi’nin görüşü henüz tüm dairelerce benimsenmiş olmadığından ıslah halen daha kullanılan bir usulü yöntemdir.

Stj. Av. Gözde Gökçe

           Okyay | Evren 

Avukatlık & Arabuluculuk Ofisi

 

 

 

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir