Belirli Süreli İş Sözleşmesinin Süresinden Önce Feshedilmesi

 

belirli-sureli-is-sozlesmesi-feshi

Bilindiği üzere iş sözleşmesinin türlerinden biri de belirli süreli iş sözleşmesidir. İş sözleşmesi taraflar arasında belli bir süre için yapılmış olabilir. Bu sürenin bitimi ile de taraflar arasındaki sözleşme sona erecektir. Peki süresi bitmeden belirli süreli iş sözleşmesi feshedilen işçi ne yapacaktır? Bu durumda işçi diğer işçilik alacakları ile birlikte bakiye süre ücretini de talep edebilecektir. Belirli süreli iş sözleşmesi açısından bakiye süre ücreti alacağı kavramı dayanağını Borçlar Kanununun 408. Maddesinden almaktadır.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2007/41427 E. 2009/13673 sayılı ve 21/05/2009 tarihli kararında belirli süreli iş sözleşmesi süresi bitmeden feshedilen işçinin bakiye süre ücret alacağı değerlendirilmiştir. Karara konu olayda;

Davacının belirli süreli iş sözleşmesi daha süresi dolmadan feshedilmiştir. Davacı da mahrum kalınan ücret, ikramiye ve yemek yardımı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ise davanın reddini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Ancak davalı tarafından karar temyiz edilmiş ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesince şu değerlendirme yapılmıştır:

“Taraflar arasındaki uyuşmazlık, belirli süreli iş sözleşmesinin süresinden önce feshi halinde işverence ödenmesi gereken kalan süreye ait ücret konusunda toplanmaktadır.

Borçlar Kanununun 325. (Yeni TBK m.408) maddesinde, “İş sahibi işi kabulde temerrüt ederse, işçi taahhüt ettiği işi yapmaya mecbur olmaksızın mukaveledeki ücreti isteyebilir” şeklinde kurala yer verilerek işçinin kalan süre ücretini talep hakkı olduğu belirlenmiştir. Bakiye süre ücretinin istenebilmesi için iş sözleşmesi, işverence feshedilmiş olmalıdır. Öte yandan, iş sözleşmesinin feshinin haklı bir nedene dayanmaması gerekir. İşverenin feshi, 4857 sayılı İş Kanununun 25. maddesinin ilk bendinde yazılı olan sağlık sebeplerine, ikinci bentte sözü edilen ahlak ve iyi niyet kuralları ile benzerlerine uymayan hallere ve üçüncü bentte öngörülen zorlayıcı sebeplere dayanması durumunda işçiye sözleşmenin kalan süresine ait ücretler bakımından talep hakkı doğmaz.

İşçinin iş görme edimini ifa edememesi, işverenin temerrüdünden kaynaklanmaktadır. O halde sanki sözleşme devam ediyormuş gibi kalan süreye ait ücret ve diğer hakların ödemesi gerekecektir. İş Hukukunda ücret kural olarak çalışma karşılığı ödenir. Aksinin kanunda öngörülmesi ya da taraflarca açık biçimde kararlaştırılması gerekir.

O halde bakiye süre ücreti için 4857 sayılı İş Kanununun 34. maddesinde öngörülen özel faizin uygulanması söz konusu olmaz. Çünkü eylemli çalışmanın karşılığı değildir. Sosyal Sigortalar Kurumuna bakiye süre ücreti içinden bakiye süreye dair pirim ödemesi de gerekmez.

Borçlar Kanunun 325. maddesine göre. İşçinin, sözleşme kapsamındaki işi yapmaması sebebiyle tasarruf ettiği miktar ile diğer bir işten elde ettiği gelirleri veya kazanmaktan kasten feragat ettiği şeyler kalan süreye ait ücretler toplamından indirilmelidir. Bu konuda gerekli araştırmaya gidilmeli, işçinin sözleşmenin feshinden sonraki dönem içinde başka bir işten gelir elde edip etmediği, ya da iş arayıp aramadığı araştırılarak sonuca gidilmelidir.

İşçiye belirli süreli iş sözleşmesinin varlığına rağmen ihbar tazminatı ödenmişse, bu tutarın, bakiye süre ücretinden hak kazanılan miktardan indirilmesi gerekir. Daha açık bir ifadeyle mahsup işlemi, bakiye süre ücretinden gerekli indirimler yapıldıktan sonra kalan tutar üzerinden gerçekleştirilmelidir.

Somut olayda, karara esas alınan bilirkişi raporunda söz konusu döneme ilişkin ücret ve ikramiye alacağı belirlenmiştir.

Davacı işçinin belirli süreli iş sözleşmesinde fesihten sonra çalışmadığı süre 7 ay,25 gündür. Bu süre içinde bir başka işyerinde çalışmaktan gelir elde ettiği belirlenmiştir. Davalı işçiye fesihten sonra ihbar tazminatının ödendiğini savunmuştur.

Ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılarak ihbar tazminatı ile işçinin bakiye süre içinde başka işyerinde çalışması karşılığı elde ettiği gelirlerinin bakiye süre ücretinden indirilmesi gerekir. Ayrıca davacının davalı işverene bağlı olarak bakiye süre içinde çalışmaması sebebiyle sarf etmemiş olduğu giderleri ile işsizlik sigortası geliri olup olmadığı belirlenmeli ve indirime konu edilmelidir.

Ayrıca fiilen çalışılmayan süreye ilişkin ikramiye alacağına da hükmedilmemesi gerekir.

Mahkemece davacının bakiye süre ücretinden Borçlar Kanunun 325. maddesine uygun olarak yukarda açıklanan ilkeler doğrultusunda gerekli indirimler yapılarak karar verilmemesi hatalı olmuştur.”

—————————————-—————————————-—————————————-—————————————————

Sonuç

1- Belirli süreli iş sözleşmesi, süresi sona ermeden feshedilen işçi bakiye süreye ait ücretini talep edebilecektir. İşveren bu ücreti ödemekle yükümlüdür. Ancak bunun için feshin haklı veya geçerli bir sebebe dayanmaması gereklidir.

2- Bununla birlikte işçiye ihbar tazminatı ödemesi yapılmış ise ve işçi bakiye süre içerisinde bir başka işyerinde çalışması karşılığında bir kazanç elde etti ise bu tutarlar bakiye süre ücretinden indirilmesi gereklidir.

          Av. Tuba Özcan

             Okyay | Evren 

Avukatlık & Arabuluculuk Ofisi

        www.okyayevren.av.tr